DUVAR – CHP’nin cumhurbaşkanı aday adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İzmir’de startını verdiği ön seçim çalışmaları için Kayseri’nin ardından bugün Adana ve Antalya’daydı.
Antalya’da düzenlenen etkinlikte konuşan İmamoğlu, “Tek adamcı ve tepeden inme siyaseti dayatmak isteyen zihniyet” şeklinde tanımladığı iktidarın ön seçimden çok korktuğunu vurguladı ve “Zira, özgürlük ve demokrasi bulaşıcıdır. Onlar ülkeyi seçimsiz, sandıksız yönetme hevesleri kursalar da biz, onlara bu fırsatı vermeyeceğiz. Demokrasi tarihimizin bu çaptaki ilk büyük önseçimini en yüksek katılımla, en doğru ve en güzel şekliyle tamamlayacağız. ‘Halksız siyaset’ heveslerini kursaklarında bırakacağız” diye konuştu.
‘ARKADAŞLARIMIZI EMNİYETTEN ARIYORLARMIŞ…’
“Biz başarıya yaklaştıkça, iktidarın da zulmü artıyor. Biz, ‘milleti birleştirelim, icraatı, hizmeti, liyakati ve refahı yaygınlaştıralım’ dedikçe, iktidarın algı operasyonları peş peşe geliyor” ifadelerini kullanan İmamoğlu, özetle şunları söyledi:
‘NE DEMEK AVUKATA GEREK YOK’: Şimdi de öğrendim ki, çalışma arkadaşlarımızı Emniyet Müdürlüğü’nden arayıp, ‘Savcılık sizi görüşmeye çağırıyor’ diyorlarmış. Arkadaşlarımız, ‘Avukatımı arayıp geliyorum’ deyince, ‘Avukata gerek yok, görüşecek sadece’ diyorlarmış. Ne demek ‘avukata gerek yok’ yahu? Böyle bir uygulama nerede var? Bakın; arkadaşımız avukatla adliyeye gitmekte ısrar edince, daveti yapan polise artık ulaşılmaz oluyor. Telefon numarası, Vatan Caddesi’ndeki Emniyet’e ait. Ne oluyor Allah aşkına? Hani hukuk devletiydik Sayın Adalet Bakanı? Hukukçu kimliğinle sor bakalım, hangi uygulamaya giriyormuş avukatsız savcı görüşmesi. Bunlar iyice şaşırdılar. Bunların yaptıkları şeytanın aklına gelmez, şeytanın.
‘SESİM KISIK DİYE KORKACAĞIMI MI ZANNEDİYORSUNUZ’: Artık biliyorsunuz; aralarında kimi yol arkadaşım, kimi tanıdığım, kimi hiç tanımadığım bir grup insanın mal varlıklarına, banka hesaplarına el koymuşlar. Yeni bir kumpas dalgasıyla, bana ve arkadaşlarıma itibar suikastı yapmaya çalışıyorlar. Malum şahıs, haftalar önce ne demişti hatırlayın; ‘Turpun büyüğü heybede.’ Şunlara bak şunlara; hükümeti, yargısı kolluğu işi gücü bırakmış, benimle ilgili tertipler peşinde. Tek dertleri var; Ekrem İmamoğlu. Ekrem İmamoğlu kadar taş düşsün başına senin. Akıllarınca beni korkutup, yıldıracaklar. Bu haktan ve hukuktan nasibini almamışların hiçbir saldırısından korkmadım, korkmuyorum, korkmayacağım. Bu gayrı meşru tertipler, beni milletime hizmet etme hedefimden milim saptırmayacak. Sesim kısık diye korkacağımı zannediyorsunuz değil mi? Bunlardan var ya şu saçımın telini yerinden kıpırdatacak kadar korkan, onlar gibi olsun.
‘SENİN GİRECEĞİN YARIŞ MEŞRU OLUR MU’: Çok net bir şey söylüyorum: Eğer benim arkadaşlarım, en ufak bir haksızlığa veya hukuksuzluğa karışmışsa, gelin bütün dosyaları açın, bütün belgeleri bilgileri açıkça kamuoyu ile paylaşın. ‘Hodri meydan’ diyorum. Elinizde ne varsa, dökün ortaya. Ama öyle içi boş dosyalarla, uydurma gizli tanık beyanları ile değil; mertçe, hakka ve hukuka uygun olarak dökün. Bir derdiniz varsa, ben buradayım; bana gelin. Bırak yan yollara sapmayı, bırak milletin banka hesaplarını bloke edip, mağdur etmeyi. Gel, millete gidelim. Amacınızı biliyorum: İstanbul’a, Türkiye’ye hizmet edemeyelim istiyorsunuz. Ekrem İmamoğlu olmadan seçime girmek istiyorsunuz. Haksız, hukuksuz, gayrı meşru yollarla Ekrem İmamoğlu’nu yarış dışına atarsan, senin gireceğin yarış meşru olur mu? Bu millet, sana o yarışı yaptırmaz. Seni öyle bir yarışa sokturmaz. Sadece bu ülke değil, tüm dünya görüyor kirli tertiplerinizi.
‘TEK SUÇUMUZ SANDIKTA YENİLMEMEK’: Kardeşlerim; alenen gördüğünüz gibi her gün, her hafta bize yeni bir sözde suç icat ediyorlar. Oysa ki, 2019’dan beri tek bir suçumuz var: Sandıkta yenilmemek, hep kazanmak. Tek suçumuz bu. Bu suçu işlemeye, seni yenmeye devam edeceğiz. 4 kere yenmiştim, 5’inci kere de yeneceğim. Ne yapsanız nafile. O sandık gelecek, millet seni sandığa gömecek. Sandık gelecek, bu millet seni tıpış tıpış evine yollayacak. Yıkılmayız, korkmayız, yorulmayız. Belki sesimiz kısılır ama bizim sesimiz kısıldığında başka Ekrem İmamoğulları konuşur. Milyonlarca Ekrem İmamoğlu var. Cesaretiniz varsa, karşımıza çıkın. Cesaretiniz varsa, milletin iradesi kararını versin. Hodri meydan.
‘BU ÜLKEDE YA ADALET OLACAK YA SEFALET’: Bu ülkeyi yönetme sorumluluğunu almak için hazırız. Kendimize güveniyoruz. Bu ülkede ya adalet olacak ya sefalet. Başka bir seçenek yok. Bizim mücadelemiz ve tercihimiz net: Biz, bu ülkede adalet olsun, bereket olsun ve birlik olsun istiyoruz. Biz, yalnızca bu büyük davaya, bu büyük sevdaya değil, aynı zamanda ülkemizi müreffeh hale getirecek stratejilere ve bu stratejileri hayat geçirebilecek güçlü kadrolara sahibiz.
(HABER MERKEZİ)